Yumaklı, TAGEM tarafından geliştirilen yerli ve milli buğday çeşitlerinin Gölbaşı’ndaki hasat ve tanıtım programına katıldı. Bakan Yumaklı, buradaki konuşmasında, tarımsal üretimde; verimlilik, kalite, sürdürülebilirlik, kayıtlılık ve sektöre yatırım başlıklarıyla vizyon belirlediklerini, AR-GE çalışmalarının verimliliğin en önemli unsurlarından olduğunu söyledi.
Yumaklı, Türkiye’de kullanılan tohumların ıslahıyla ilgili çalışmalara devam edildiğine işaret ederek, “Burada soğuğa ve kuraklığa dayanıklı 2 tohumumuzun tanıtımı ve bir tanesinin hasadında bulunuyoruz. Enstitümüzün AR-GE çalışmalarının sonuçlarını alabilmesi için yaptığı hasattayız. Enstitümüz 150 tarla bitkisi çeşidi geliştirdi. Bunlardan 104’ü milli çeşit listesinde.” diye konuştu.
“Hasadı yapılan tohum çeşidimiz çiftçilerden tam not aldı”
Ülkenin yerli ve milli tohum geliştirme konusunda ciddi aşamalar kaydettiğine dikkati çeken Yumaklı, “Türkiye’deki sertifikalı tohumun yarısı, enstitümüz ve TAGEM’in çalışmalarıyla çiftçimizin hizmetine sunulmuş oldu. Kamu, özel sektör ve üniversite işbirliğiyle tohum konusundaki AR-GE çalışmaları bütün hızıyla devam edecek.” ifadelerini kullandı.
Yumaklı, Türkiye’nin iklim değişikliğinden en çok etkilenecek ülkelerin başında geldiğini belirterek, bu etkenlerin tarımsal üretimi etkilememesi adına çalışmalar yapıldığını dile getirdi.
Hasadı yapılan “Selamibey” buğday tohumu çeşidinin kuru şartlarda dekar başına 450-500 kilogram, sulu şartlarda ise 650-725 kilogram verim verebildiğini anlatan Yumaklı, “Islah çalışmaları çok uzun süren ve sabır isteyen bir çalışma. Selamibey çeşidinin bu hale gelebilmesi için 14 yıl geçmesi gerekti. Aytenabla ekmeklik buğday çeşidi için de 6 yıllık bir süre gerekliydi. Hasadı yapılan tohum çeşidimiz çiftçilerden tam not aldı.” değerlendirmesinde bulundu. Bakan Yumaklı, çalışmalarda emeği geçenlere teşekkür etti.