Dünya Bankasından yapılan yazılı açıklamada, Dünya Bankasının Türkiye’nin taşkınlara ve kuraklığa karşı dirençlilik oluşturmasını desteklemek amacıyla 600 milyon dolarlık bir finansmanı onayladığı bildirildi.
Türkiye Taşkın ve Kuraklık Yönetimi Projesi’nin, taşkına eğilimli alanlarda yaşayan insanlar için taşkın kontrolünün artırılmasına, çiftçilerin kuraklık izleme kapasitelerinin geliştirilmesine ve ülkenin taşkın ve kuraklık riski yönetimine ilişkin kurumsal kapasitesinin güçlendirilmesine yardımcı olacağı kaydedilen açıklamada, “Projenin taşkın kontrolü bileşeninden taşkın eğiliminin yüksek olduğu yedi nehir havzasında yaşayan 150 binden fazla kişi doğrudan yararlanırken, 10 bin çiftçiye su stresini daha iyi yönetmelerine yardımcı olmak için gerçek zamanlı verileri de içeren yaşamsal kuraklık izleme verileri sunulacaktır.” ifadelerine yer verildi.
Türkiye’de yaşanan doğal afetlerin neredeyse yüzde 30’unu oluşturan taşkınların, yaygın ekonomik zarara ve giderek artan sayıda can kayıplarına yol açtığı aktarılan açıklamada, kuraklığın, dünyanın dokuzuncu en büyük tarımsal ürün üreticisi konumunda bulunan Türkiye için bir başka önemli zorluk oluşturduğu bildirildi.
“DÜNYA BANKASI TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ VE GÜVENİLİR BİR ORTAK”
Dünya Bankasının, afet riski yönetimi, belediye altyapısı, su kaynakları yönetimi, konut ve sağlık alanlarında Türkiye için önemli ve güvenilir bir ortak olduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Şu anda uygulanmakta olan diğer Dünya Bankası finansmanlı projeler arasında, 2020 ve 2021 yıllarındaki afetlerden etkilenen belediyelerde yeşil ve dirençli yeniden inşa çalışmalarını destekleyen Türkiye Deprem, Taşkın ve Orman Yangınları Acil Durum Yeniden İnşa Projesi; tehlikelere karşı kırılgan durumdaki şehirlerde dirençli konutları ve belediye altyapısını destekleyen İklim ve Afetlere Dirençli Şehirler Projesi; okulların ve kamu binalarının dayanıklılığını güçlendiren Okullarda Afet Riski Yönetimi Projesi ve Deprem Dayanımı ve Enerji Verimliliği Projesi; bulaşıcı olmayan hastalıklara karşı birincil ve ikincil korunmayı iyileştirmeye yönelik Sağlık Sisteminin Güçlendirilmesi ve Desteklenmesi Projesi ile seçili sulama sistemlerinde sulama verimliliğini arttırmayı ve arıtılmış atık suların sulama için yeniden kullanımına yönelik pilot uygulamaların gerçekleştirilmesini amaçlayan Sulama Modernizasyon Projesi ve Su Döngüselliği ve Verimliliği İyileştirme Projesi yer almaktadır.”
“TÜRKİYE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI HAREKETE GEÇMENİN ÖNEMİNİ GİDEREK DAHA FAZLA KAVRIYOR”
Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez, şunları kaydetti:
“Türkiye, iklim değişikliğine karşı harekete geçmenin önemini giderek daha fazla kavramaktadır. Dünya Bankası, Türkiye’nin insanlarını ve ekonomisini korumak ve 2053 yılına kadar karbon nötr haline gelme hedefine ulaşmak için iklimle ilişkili risklere karşı dirençliliği sağlamaya yönelik geniş kapsamlı çabalarını desteklemekten memnuniyet duymaktadır.”
Dünya Bankası Proje Ekibi Liderlerinden Canan Yıldız Uz ise “Taşkın ve kuraklık yönetimi Türkiye için öncelikli bir alandır ve bu proje sıklığı ve şiddeti giderek artan bu doğal afetlere karşı iklim direncini artıracak sonuçlar üzerinde odaklanmaktadır.” ifadesini kullandı.
TÜRKİYE TAŞKIN VE KURAKLIK YÖNETİMİ PROJESİ
Öte yandan, açıklamada aktarılanlara göre, Türkiye Taşkın ve Kuraklık Yönetimi Projesi çeşitli faaliyetleri destekleyerek iklim ile ilgili zorlukların ele alınmasına katkıda bulunacak.
Bu çerçevede, taşkın kontrol altyapısının inşası ve rehabilitasyonu, doğa temelli çözümlerin pilot uygulaması yer alıyor. Bu önlemler Kuzey Ege, Doğu Karadeniz, Kızılırmak, Büyük Menderes, Batı Akdeniz, Doğu Akdeniz ve Batı Karadeniz’deki 7 nehir havzasında uygulanacak.
Türkiye’de taşkın izleme, tahmin ve uyarı sistemlerinin iyileştirilmesi ve genişletilmesi de destekleyici faaliyetler arasında yer alıyor.
Ceyhan havzasında gerçek zamanlı tarımsal kuraklık izleme isteminin pilot uygulaması gerçekleştirilecek ve uygulamanın diğer bölgelere de yaygınlaştırılması planlanıyor. Sulama suyu kullanımının optimize edilmesi ve kuraklığa karşı direncin artırılması için meteorolojik ve toprak nemi izleme istasyonları kurulacak ve başka tarla dışı veri kaynaklarından da yararlanılacak. Kuraklık izleme haritaları ise çiftçilerin su kullanımı verimliliğini, ürün çeşitlendirmesini ve sulama verimliliğini artırmalarına yardımcı olacak.
Çeşitli ilgili kamu kurumlarına ve diğer ilgili paydaşlara yönelik kapasite geliştirme, kurumsal güçlendirme ve koordinasyonun iyileştirilmesi de bu kapsamda ele alınıyor.