Kira fiyatlarındaki yüzde 25’lik artış sınırı, 1 Temmuz itibarıyla kaldırıldı. Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, zam sınırının kalkmasıyla birlikte kira fiyatlarının yüzde 20 oranında arttığına dikkat çekti. TÜFE oranının üzerinde zamların yapıldığına değinen Akçam, kira fiyatlarında artışın yaz boyunca süreceğine vurgu yaparak kira fiyatlarının 2 yıl boyunca durdurulmasını önerdi. Akçam, “Sosyal yardımlaşma vakıfları dar gelirli vatandaşa kira desteği vermeli, zaten en yüksek seviyede olan kira fiyatlarının artışları 2 yıl durdurulmalıdır. Aksi takdirde kira fiyatları önlenemez bir noktaya geldiğinde herkes için çok geç olabilir. Şimdiden bu sorunun önünü kesecek çözümler bir an önce devreye girmelidir.” diye konuştu.
MEMURLAR İÇİN LOJMAN SİSTEMİ
ATEM Başkanı Akçam fahiş kira fiyatları için kurumları ve STK’ları göreve çağırdı. Asgari ücretle geçinen bir aile için kiraların artık ödenemez olduğunu söyleyen Akçam; TOKİ, Emlak Konut, belediye iştirakleri ve özel sektör müteahhitlerine kiraya vermek üzere konut yapmaları çağrısını yaptı. Lojman sistemine tekrar dönülmeli diyen Akçam, “Memurun ev ihtiyacı buradan karşılanırsa piyasadaki konut arzı artırılmış olur.” dedi.
Hakan Akçam
Akçam, “Memur ve öğretmen atamalarının ve tayinlerinin yapılması, şehirlere yeni üniversite öğrencilerinin gelmesi ile de kira fiyatlarındaki artış devam edecektir. Yüzde 25 zam sınırı varken bu kurala uyulmuyorken zam sınırının kalkması ile birçok ev sahibinin çok uç noktalarda kira fiyatlarına zam yaptıklarına ilişkin odamıza duyumlar geliyor. Hatta TÜFE oranının üzerinde zamlar yapıldığı belirtiliyor. Yapılan zamları asgari ücretli bir ailenin ödemesi neredeyse imkansız.” sözlerini kaydetti.
Kira fiyatlarındaki artışı durdurmak için devlet kurumlarından özel sektöre kadar herkesin taşın altına elini koyması gerektiğine dikkat çeken Akçam, sözlerini şöyle tamamladı:
“Fahiş Kira fiyatlarını durdurmak için tüm kurumları, STK’ları ve müteahhitleri göreve davet ediyoruz. TOKİ, Emlak Konut, belediye iştirakleri ve özel sektör müteahhitleri kiraya vermek üzere konut yapmalılar. Lojman sistemine tekrar dönülür ve memurun ev ihtiyacı buradan karşılanırsa piyasadaki konut arzı artırılmış olur.”
ADLİYEDEKİ DAVALAR ARTTI
Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkan Vekili ve Emlak ve Kiracı Sorunları Derneği (EMLAKDER) Başkanı Av. İbrahim Güllü, yüzde 25 sınırının ve kaldırılmasının etkilerini Aydınlık’a anlattı. Sınırlamanın, enflasyonun bir miktar düşmesine katkısı olmuş olsa da birçok zararı olduğunu dile getiren Güllü, “Adalet sisteminin ve toplumun huzuruna dinamit yerleştirmiştir.” ifadelerini kullandı. Güllü, “Adli sistemin tıkanmasına neden olmuştur. 3 ya da 6 aylık sürede karar verilmesi gereken dosyalar 1-2 yıla sarkmaya başlamıştır. Çünkü olması gerekenin 4-5 katı fazla dava olmuştur.” açıklamasını yaptı. Kanunun kalkmasıyla ev sahiplerinin maddi kayıp telafisi için kira tespit davası açacağını öne süren Güllü, sorunun çözülmeyeceğini iddia etti.
İbrahim Güllü
Kiracı ve ev sahibi arasındaki hukuki ihtilafların gerilimi de tırmandırdığının altını çizen İbrahim Güllü, arabuluculuk sisteminin de beklentileri karşılayamadığının bilgisini verdi.
TAVAN FİYAT İLE SINIRLAMA
Kira artışının önüne geçilmesi için “Tavan Fiyat Uygulaması”nı öneren İbrahim Güllü, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizim insanımız maalesef referans fiyat esas alıyor. Mesela 10 bin lira kira geliri olan ev sahibi yan taraftaki ev sahibinin dairesini 20 bin liraya kiraya verdiğini gördüğü anda kiracı üzerinde baskı kurmaya ve kirayı artırmaya çalışıyor. Kira artışlarını durdurmanın kısaca çözümü, bölgesel anlamda ve büyüklüklerine göre kiralarda bir üst sınır belirlenmesidir. Mesela denilmeli ki şu bölgedeki 1. sınıf ev en fazla 15.000 TL’ye kiraya verilebilir. Bu tedbir belirli süre ile getirilmelidir.”
KONUT ARZINI ARTIRACAK ÖNERİLER
Emlak ve Kiracı Sorunları Derneği Başkanı Güllü’nün konut ve kira sorununa karşı önerdiği tedbirlerde şunlar öne çıktı:
Hükümetler, düşük gelirli aileler için uygun fiyatlı konutlar inşa edebilir ve bu konutlara erişimi kolaylaştıran hibe programları sağlayabilir. Bu tür programlar, düşük gelirli bireylere ve ailelere konut maliyetlerini karşılamada yardımcı olabilir.
Kira kontrolü politikaları, kiraların makul seviyelerde kalmasını sağlayabilir. Bu politikalar, kiraların belirli bir oranın üzerine çıkmamasını ve aşırı artışları önleyebilir. Özellikle boş kiralık konutlara tavan fiyat uygulaması ve beş yılını doldurmuş kiracılara kira tespit davası açılmasına ve on yıllık kiracılara koşulsuz tahliye kararı verilebilmesine yönelik yasal düzenlemenin süresine geçici olarak 3 yıl ilave edilerek ertelenmesinin sağlanması yararlı olacaktır.
Ev sahiplerine konut kiralamayı teşvik etmek için vergi indirimleri veya teşvikler sunulabilir. Bu, ev sahiplerinin daha makul kira fiyatları sunmasını teşvik eder ve kiracıların maliyetlerini azaltır. Aynı zamanda, kiralamaya yönelik teşvikler, konut arzını artırabilir ve kira maliyetlerini dengeleyebilir.
Kentsel yenileme projeleri, eski veya atıl binaların restore edilmesi veya yıkılıp yeniden inşa edilmesi yoluyla daha fazla konut biriminin yaratılmasını sağlar.
Özel sektör, hükümet ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirliği ve ortak girişimler, uygun fiyatlı konutların inşası ve kiraların düşürülmesi konusunda önemli bir rol oynar. Bu tür iş birlikleri, konut projelerinin finansmanını sağlayabilir.
Toplu konut projeleri ve kira kooperatifleri, insanların konut maliyetlerini düşürmelerine ve daha sürdürülebilir bir konut ortamında yaşamalarına yardımcı olabilir. Bu tür yapılar, mülkiyet ve yönetim konusunda topluluk tabanlı yaklaşımları benimser ve kâr amacı gütmeyen bir yaklaşımı teşvik eder.